a

Kredi Faiz Oranlarında Son Durum: Tüketici ve Konut Kredileri 2025 Temmuz Gelişmeleri

Türkiye’de 2025 yılının ikinci yarısına girilirken kredi faiz oranlarında önemli gelişmeler yaşanıyor. Enflasyonla mücadele kapsamında uygulanan sıkı para politikası, hem bireysel hem de ticari kredi faizlerini doğrudan etkiliyor. Vatandaşların en çok merak ettiği konuların başında ise ihtiyaç, taşıt ve konut kredilerindeki güncel faiz oranları geliyor.

Merkez Bankası’nın politika faizini %50 seviyesinde tutması, bankaların kredi ürünlerinde uyguladığı faiz oranlarını da yüksek düzeyde seyretmeye devam ettiriyor. Özellikle kamu bankaları ile özel bankalar arasındaki faiz farkları dikkat çekiyor. Bazı kamu bankaları, sosyal kesimlere yönelik kampanyalar sunsa da piyasada ortalama kredi faizleri hâlen oldukça yüksek seviyelerde.

Tüketici kredilerinde (ihtiyaç kredisi) faiz oranları Temmuz 2025 itibarıyla %3,8 ile %5,2 arasında değişiyor. Aylık ödeme tutarları, kredi vadesine ve çekilen miktara göre ciddi şekilde artmış durumda. 100.000 TL’lik bir ihtiyaç kredisi, 24 ay vadeli olarak çekildiğinde aylık yaklaşık 7.000 TL ila 8.200 TL arasında taksit anlamına geliyor. Bu durum, dar ve orta gelirli vatandaşlar için ihtiyaç kredilerini ulaşılması zor bir seçenek hâline getiriyor.

Konut kredisi cephesinde ise durum daha sınırlı ve seçici. Özellikle ilk evini alacaklara yönelik bazı kampanyalar bulunsa da genel faiz oranları %3’ün altına nadiren düşüyor. Ortalama olarak konut kredisi faizleri %3,2 ile %4,5 arasında değişiyor. Bu oranlar, 1 milyon TL’lik bir konut kredisi için 10 yıl vadede toplam geri ödemenin yaklaşık 3 milyon TL’ye ulaşmasına neden oluyor. Faiz yükü ciddi seviyelerde seyrediyor ve konut piyasasında talep düşüşüne yol açıyor.

Taşıt kredilerinde de tablo farklı değil. 36 ay vadeli taşıt kredilerinde bankaların sunduğu faiz oranları %4,2 seviyelerine kadar çıkabiliyor. Bu oranlarla yeni bir araç almak isteyen bireyler, ya kredi kullanımından vazgeçiyor ya da daha düşük segmentli modellere yöneliyor. İkinci el araç piyasasında da krediyle alım cazibesini yitirmeye başladı.

Ticari kredilerde de benzer şekilde maliyetler artmış durumda. KOBİ’ler, yatırım ve işletme sermayesi ihtiyaçlarını karşılamak için krediye yönelmekte zorlanıyor. Bankalar, ticari kredi faizlerinde %4 ila %5 arasında oranlar uygularken, kredi onay süreçlerinde de daha seçici davranıyor. Bu da ekonomik büyüme üzerinde doğrudan etkili olabilecek bir sıkışmayı beraberinde getiriyor.

Mevduat faizlerinin yüksek seyretmesi, vatandaşların birikimlerini vadeli hesaplarda değerlendirmesini sağlarken; kredi kullanımı, bu tablo içinde ikinci plana atılıyor. Bankaların kredi-maliyet dengesi açısından daha temkinli davrandığı bir dönemdeyiz. Önümüzdeki aylarda enflasyonda yaşanacak olası düşüşler, kredi faizlerinde kademeli gevşemeyi mümkün kılabilir. Ancak bu süreçte para politikasındaki kararlılık ve Merkez Bankası’nın yönlendirmeleri belirleyici olmaya devam edecek.

YORUMLAR

s


En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Döviz Rezervlerinin Güçlenmesi Türkiye Ekonomisini Nasıl Etkiliyor?

HIZLI YORUM YAP